Kartagener sendromu: nedir, semptomlar ve tedavi nasıl yapılır

İçerik
Birincil siliyer diskinezi olarak da bilinen Kartagener sendromu, solunum yollarını çevreleyen kirpiklerin yapısal organizasyonundaki değişikliklerle karakterize genetik bir hastalıktır. Bu nedenle, bu hastalık üç ana semptomla karakterizedir:
- Sinüzitsinüslerin iltihaplanmasına karşılık gelir. Sinüzitin nasıl tanımlanacağını görün;
- Bronşektaziakciğerlerin bronşlarının genişlemesinden oluşan - pulmoner bronşektazi hakkında daha fazla bilgi edinin;
- Situs inversusGöğüs ve karın organlarının normal olandan karşı tarafta bulunduğu.
Bu hastalıkta soluk borusu ve bronşlarda bulunan ve akciğerlerden toz ve mukusun atılmasına yardımcı olan küçük tüyler olan siliyaların hareketi değiştirilerek akciğerlerde mukus, toz ve mikropların birikmesine neden olur. Bu sorun, solunum yollarında rinit, sinüzit, bronşit veya zatürre gibi ciddi enfeksiyon hastalıkları riskini artırır.
Ek olarak, Kartagener sendromlu erkeklerin kısır olması yaygındır, çünkü sperm testis kanalları boyunca hareket etme yeteneğini yitirir.

Tedavi nasıl yapılır
Kartagener Sendromunun tedavisi, semptomları azaltmayı ve solunum yolu enfeksiyonlarının başlamasını önlemeyi amaçlamaktadır, genellikle tıbbi tavsiyelere göre sinüzit, bronşit ve pnömoniyi tedavi etmek için antibiyotik aldığı belirtilmektedir. Bronşlarda bulunan mukusu serbest bırakmak ve nefes almayı kolaylaştırmak için salin, mukolitikler veya bronkodilatörlerin kullanılması da önerilir.
Salgıları daha akıcı hale getirmek ve mukus eliminasyonunu kolaylaştırmak için iyi hidrasyon sağlamanın yanı sıra sigara kullanımından, kirleticilerle temastan ve tahriş edici maddelerin kullanımından kaçınmak önemlidir.
Solunum fizyoterapisinin Kartagener sendromunu tedavi ettiği de endikedir, çünkü küçük solunum egzersizleriyle bronşlarda ve akciğerlerde biriken mukus ortadan kaldırılarak solunumu iyileştirilebilir. Solunum fizyoterapisi hakkında daha fazla bilgi edinin.
Ana semptomlar
Kartagener sendromlu kişilerin, örneğin sinüzit, zatürree ve bronşit gibi solunum yolu enfeksiyonları geliştirme olasılığı daha yüksektir. Bu sendromun ana semptomları:
- Üretken ve kanlı öksürük;
- Nefes almada güçlük;
- Yorgunluk;
- Zayıflık;
- Nefes darlığı;
- Göğüste hırıltı;
- Kardiyak yetmezlik;
- Parmakların distal falankslarının boyutunun artması.
Bu semptomlarla ilişkili olarak, göğsün sağ tarafında bulunan kalp ile bronşların genişlemesi ve Organların torasik organlarının pozisyonunun değiştirilmesi gibi başka klinik belirtiler de mevcuttur.