Oral Fiksasyon Nedir?
İçerik
- Oral fiksasyon tanımı
- Oral fiksasyon nasıl gelişir
- Yetişkinlerde oral fiksasyon örnekleri
- Alkol kötüye kullanımı
- Sigara içmek
- Aşırı yeme
- Pika
- Tırnak yemek
- Oral fiksasyon çözülebilir mi?
- Freud’un psikoseksüel gelişim aşamaları
- Oral aşama (doğumdan 18 aya kadar)
- Anal dönem (18 aydan 3 yıla kadar)
- Fallik evre (3 ila 5 yaş)
- Gecikme süresi (5 ila 12 yaş)
- Genital dönem (12'den yetişkinliğe kadar)
- Paket servisi
Oral fiksasyon tanımı
1900'lerin başında, psikanalist Sigmund Freud, psikoseksüel gelişim teorisini ortaya attı. Çocukların yetişkin olarak davranışlarını belirleyen beş psikoseksüel aşama yaşadıklarına inanıyordu.
Teoriye göre, çocuk her aşamada belirli uyaranlarla duyusal olarak uyarılır. Bu uyaranların gelişimsel ihtiyaçları karşıladığı söylenir.
Ancak bir çocuğun ihtiyaçları belirli bir aşamada karşılanmazsa, bu aşamayla ilgili bir saplantı veya "takılma" geliştirebilir. Yetişkinlikte, bu çözülmemiş ihtiyaçlar olumsuz davranışlar olarak ifade edilebilir.
Takılma oral aşamada meydana gelirse buna oral fiksasyon denir. Oral aşama, bir çocuğun oral uyarımla en çok uyarıldığı zamandır. Freud, oral fiksasyonun yetişkinlikte olumsuz oral davranışlara neden olduğunu söyledi.
Ancak konuyla ilgili yeni bir çalışma yok. Mevcut araştırmaların çoğu çok eskidir. Psikoseksüel gelişim teorisi, modern psikolojide de tartışmalı bir konudur.
Oral fiksasyon nasıl gelişir
Psikoseksüel teoride, oral fiksasyon, oral aşamadaki çatışmalardan kaynaklanır. Bu, psikoseksüel gelişimin ilk aşamasıdır.
Oral aşama doğum ile yaklaşık 18 ay arasında gerçekleşir. Bu süre zarfında bir bebek zevkinin çoğunu ağzından alır. Bu, yemek yeme ve parmak emme gibi davranışlarla ilişkilidir.
Freud, bir bebeğin oral ihtiyaçları karşılanmadığı takdirde oral fiksasyon geliştirebileceğine inanıyordu. Çok erken veya geç sütten kesilirlerse bu olabilir. Bu senaryoda, yeni yeme alışkanlıklarına uygun şekilde uyum sağlayamazlar.
Bebek aşağıdaki durumlarda da oral fiksasyon meydana gelebilir:
- ihmal edilmiş ve yetersiz beslenmiş (oral stimülasyon eksikliği)
- aşırı korunmuş ve aşırı beslenmiş (aşırı oral uyarı)
Sonuç olarak, bu karşılanmamış ihtiyaçların yetişkinlikte kişilik özelliklerini ve davranışsal eğilimleri belirlediğine inanılıyordu.
Yetişkinlerde oral fiksasyon örnekleri
Psikanalitik teoride, sözlü aşamadaki gelişim sorunları aşağıdaki davranışlara yol açabilir:
Alkol kötüye kullanımı
Freud'un teorisi, alkolizmin bir tür oral saplantı olduğunu söylüyor. Bunun, çocuklukta ihmal ve alkol kullanımı arasındaki bağlantıyla ilgili olduğu düşünülmektedir.
Spesifik olarak, bir çocuk oral aşamada ihmal edilirse, sürekli oral stimülasyona ihtiyaç duyabilir. Bu, sık içki içme eğilimlerini artırabilir ve bu da alkol bağımlılığına katkıda bulunur.
Sigara içmek
Benzer şekilde, oral saplantılı yetişkinlerin sigara içme olasılığının daha yüksek olduğu söyleniyor. Bir sigarayı ağza götürme eylemi gerekli oral uyarımı sağlar.
E-sigaraların da aynı ihtiyacı karşıladığı düşünülüyor. Bazı sigara içenler için, e-sigara kullanmak, sözde oral fiksasyonlarını aynı şekilde tatmin eder.
Aşırı yeme
Psikanalitik teoride aşırı yeme, oral bir fiksasyon olarak görülür. Yaşamın erken dönemlerinde yetersiz veya fazla beslenmekle ilişkilidir ve sözlü aşamada duygusal çatışmalara yol açar.
Bunun, yetişkinlikte aşırı yemek yemeyle karşılanabilecek aşırı oral ihtiyaçlar yarattığı düşünülmektedir.
Pika
Pika, yenmeyen öğelerin tüketimidir. Yeme bozukluğu, alışkanlık veya stres tepkisi olarak gelişebilir. Pikanın oral fiksasyonla ilişkili olabileceği fikri Freudyen teoriye dayanmaktadır.
Bu durumda aşırı ağız ihtiyaçları gıda dışı yiyecekler yenilerek karşılanır. Bu, aşağıdaki gibi maddeleri içerebilir:
- buz
- kir
- Mısır nişastası
- sabun
- tebeşir
- kağıt
Tırnak yemek
Freudcu psikolojiye göre, tırnak yeme aynı zamanda bir tür oral fiksasyondur. Kişinin tırnaklarını ısırma eylemi ağızdan uyarılma ihtiyacını karşılar.
Oral fiksasyon çözülebilir mi?
Oral fiksasyon tedavi edilebilir. Genel olarak tedavi, olumsuz oral davranışı azaltmayı veya durdurmayı içerir. Negatif davranışı pozitif olanla değiştirmeyi de içerebilir.
Terapi, tedavinin ana bileşenidir. Bir akıl sağlığı uzmanı, daha sağlıklı başa çıkma stratejilerinin yanı sıra altta yatan duygusal çatışmaları keşfetmenize yardımcı olacaktır.
Örneğin, tırnaklarınızı ısırırsanız, bir akıl sağlığı uzmanı tırnak yemeyi tetikleyen duyguları yönetmeye odaklanabilir. Ayrıca ağzınızı meşgul etmek için sakız önerebilirler.
Tedavinin diğer bileşenleri, davranışa ve yan etkilerine bağlıdır. Örneğin Pika, mevcut olabilecek vitamin ve mineral eksikliklerini düzeltmek için beslenme müdahalesi gerektirebilir.
Freud’un psikoseksüel gelişim aşamaları
Freud'un psikoseksüel teorisinde, beş gelişim aşaması vardır:
Oral aşama (doğumdan 18 aya kadar)
Sözlü aşamada, çocuk en çok ağızdan uyarılır. Bu ihtiyaçlar karşılanmazsa yetişkinlikte olumsuz sözlü davranışlar geliştirebilirler.
Anal dönem (18 aydan 3 yıla kadar)
Bir çocuğun zevki, dışkısını kontrol etmekten gelir. Tuvalet eğitimi çok katı veya gevşekse, yetişkinlikte kontrol ve organizasyonla ilgili sorunları olabilir.
Fallik evre (3 ila 5 yaş)
Fallik aşamada, zevkin odak noktası cinsel organlardır.
Freud'a göre bu, bir çocuğun bilinçaltında karşı cinsten ebeveyne cinsel olarak çekici gelmesidir. Buna erkeklerde Oedipus kompleksi ve kızlarda Electra kompleksi denir.
Gecikme süresi (5 ila 12 yaş)
Gecikme dönemi, bir çocuğun karşı cinse yönelik cinsel ilgisinin "uykuda" olduğu zamandır. Çocuk, aynı cinsiyetten çocuklarla daha çok etkileşimde bulunur.
Genital dönem (12'den yetişkinliğe kadar)
Bu ergenliğin başlangıcına işaret eder. Freud, ergenlerin en çok cinsel organlar ve karşı cins tarafından uyarıldığını söyledi.
Paket servisi
Freudcu psikolojide, oral fiksasyon, erken çocuklukta karşılanmamış oral ihtiyaçlardan kaynaklanır. Bu, sürekli bir oral uyarılma ihtiyacı yaratır ve yetişkinlikte olumsuz oral davranışlara (sigara içme ve tırnak yeme gibi) neden olur.
Bu teori iyi bilinmesine rağmen, modern psikologlardan eleştiri almıştır. Ayrıca oral fiksasyonla ilgili yeni bir araştırma yoktur.
Ancak oral saplantılarınız olduğunu düşünüyorsanız, bir akıl sağlığı uzmanına görünün. Ağız alışkanlıklarınızı yönetmenize yardımcı olabilirler.