Erkek Beyni Açık: Kıskançlık
İçerik
"Ona bayıldım." Bunlar, Oscar Pistorius'un geçen yıl vurup öldürdüğü kız arkadaşı Reeva Steenkamp'a karşı duyduğu tutkuyu anlatmak için mahkemede kullandığı sözler. Blade Runner'ın sevgilisini bir hırsızla karıştırma hikayesine inansanız da inanmasanız da, onu kıskandığını ve onu sahiplendiğini itiraf etti.
Elbette çoğu erkek kıskançlıklarını kontrol altında tutmayı başarır. Ama çoğu yok. Aslında, neredeyse tüm erkekler, Pistorius'un yemin altında kabul ettiği türden bir tutkuyu deneyimliyor. Biyolojik antropolog ve kitabın yazarı Helen Fisher, "Tutku suçları genellikle erkekler tarafından işlenir" diyor. Neden Seviyoruz: Romantik Aşkın Doğası ve Kimyası. Fisher, erkeklerin ayrıca kadınlardan iki buçuk kat daha fazla intihara meyilli olduğunu söyleyerek, duygusal olarak erkeklerin genellikle daha kırılgan ve iki cinsiyet arasında ilişkiler söz konusu olduğunda (en azından erken aşamalar).
Kıskançlığın nörolojisi üzerine çok fazla bilimsel çalışma olmasa da, bir erkeğin beynini inşa edip inşa ederse nasıl bozabileceği aşağıda açıklanmıştır.
1. Gün: İlişkinin İlk Haftası
Araştırmalar, cinsiyetin (veya sadece seks olasılığının) şehvet hormonu olarak da bilinen testosteron salınımını tetiklediğini gösteriyor. Testosteron, erkeğin beyninin hipotalamus bölgesini doldurur ve onun üreme arzusunu harekete geçirir. Fisher, maalesef T'nin diğer talipleri korkutmak için saldırganlığını ve sahipleniciliğini de artırdığını söylüyor. Bu, neden erkek arkadaşlarınızla kavga ettiğini ve 20 fit yakınınızdaki herhangi bir erkeğe bakabileceğini açıklıyor. Fisher, bu erken saldırganlığın bir başka nedeninin, bazı hayvan araştırmalarının flört eden erkekler arasında artan bölgesellik duygusuyla bağlantılı olduğu, vazopressin hormonunun yükselen seviyeleriyle ilgili olabileceğini açıklıyor.
27. Gün: İlişkinin Dördüncü Haftası
Adamınızın T seviyeleri hala yüksek. Ve şimdi daha yakın bir romantik bağ kurduğuna göre, Fisher dopamin (enerji seviyelerini gönderen ve çatıya odaklanan) ve norepinefrin (duygusal bir yüksek sağlayan) gibi öforik beyin kimyasalları yaşıyor olabileceğini söylüyor. Fisher, kıskançlıkla birleştiğinde bu hormonların takıntılı davranışlara yol açabileceğini öne sürüyor. Kıskançlık hissediyorsa, yüksek düzeyde norepinefrin de iştahını azaltabilir.Fisher, temelde, tüm bu farklı beyin kimyasallarının bir "çorbası" olduğunu ve bu da onu her zamanki benliğinin tahmin edilemez bir gölgesi haline getirebileceğini söylüyor.
85. Gün: İlişkinin Üçüncü Ayı ve Ötesi
Uzun süreli kıskançlığın beyin üzerindeki etkileri hakkında çok az araştırma olmasına rağmen, Fisher, uzun süreli nöbetlerin erkeğinizin vücudu ve zihni üzerinde stres benzeri bir etkisi olsaydı şaşırmayacağını söylüyor. Testosteronun kostik bir madde olduğunu ve sonunda kilo alımı, depresyon ve diğer sağlıksız dezavantajlarla bağlantılı olan kortizol gibi kaygı hormonlarının salınımını durdurabileceğini söylüyor. İtalya'daki Pisa Üniversitesi'nden yapılan bir araştırma, testosteron ve kortizolün uyku düzenleyici hormon serotonin salınımını da baskılıyor olabileceğini gösteriyor. Sonuç olarak, erkeğiniz geceleri katı bir uyku alamıyor, bu da duygusal kaosa katkıda bulunabilir. Fisher, bu hormonların sürekli olarak yüksek seviyelerinin bağışıklık sistemini harekete geçirebileceğini ve iltihaplanma seviyelerini yükseltebileceğini söylüyor. Araştırmalara göre, bu onun hastalanma olasılığını artırabilir.
Hepsinden öte, İsrail'de yakın zamanda yapılan bazı araştırmalar oksitosini nefret gibi olumsuz duygularla ilişkilendirdi. Oksitosin, aşıklar arasındaki yeni bağlanma evrelerinde arttığı için genellikle "aşk hormonu" olarak adlandırılır. Ancak çalışmanın yazarlarına göre, olumlu ya da olumsuz her türden duygusal tepkileri kısabilir ve bu da size karşı giderek daha sert bir tutumu açıklamaya yardımcı olabilir.